Sayfalar


4 Kasım 2011 Cuma

E-Kitap 2011: Bütünden Parçaya Yeni Felsefeler Yeni Sektörler

E-kitap konusu özellikle İdefix'in geçen yıl Nisan ayında başlattığı e-kitap satışları ile hem yayıncılık sektörü hem de okuyucular için merak konusu haline gelmişti. Kitap okumak üzere geliştirilen ve özellikle araştırmacılar için çok kullanışlı olan bu yeni teknoloji yazarlar, yayıncılar, akademisyenler, eğitimciler ve okuyucular arasında "olmalı mı olmamalı mı" diye konuşulur oldu.
Yurtdışındaki kitap fuarların giden yayıncı ve yazarlarımız bu yıl e-kitap teknolojisinin ne kadar gelişmiş olduğunun farkına vardılar. Biz neler yapabiliriz, nasıl kullanmalıyız, tarafların hakları nasıl korunuyor, kütüphanelerde kullanılabilir mi... gibi sorular kafaları kurcalamaya başladı.

Geç de olsa nihayetinde 26 Ekim Çarşamba günü e-kitap üzerine bir konferans düzenlendi.

"E-Kitap 2011 Konferansı", Türk Kütüphaneciler Derneği İstanbul Şubesi, Selekt Bilgisayar (Reeder), Marmara Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü ve Marmara Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı'nın işbirliğiyle Marmara Üniversitesi Rektörlük Binası Konferans Salonu’nda gerçekleşti. İki oturum olarak düzenlenen konferansın birinci oturumu "E-Kitabın Yarattığı Sektörler" başlığı altında Prof. Dr. Hamza KANDUR'un (Marmara Üniversitesi) başkanlığında Adnan KURT (Alt Kitap Sayısal Yayınevi), Ayşegül SAKARYA (Bloomberg Businessweek Türkiye Dergisi), Kenan KOCATÜRK (Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri), Dr. Mehmet İNHAN (EBİ, İdefix Firması) ve Uygar SARAL'ın (Reeder, Selekt Bilgisayar); ikinci oturum ise "Kütüphanelerde Mobil Kitap ve E-Kitap Uygulamalarının Geleceği" başlığı altında Doç. Dr. Tuba KARATEPE'nin (Marmara Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü) başkanlığında Kıvanç ÇINAR (Overdrive-Türkiye), Serap ÖZYURT (Türk Kütüphaneciler Derneği İstanbul Şubesi) ve Serdar KATİPOĞLU ( HiperLink, HiperKitap) katılımlarıyla yapıldı.
Konferansla ilgili ayrıntılı bilgiye buradan erişebilirsiniz.
Konu e-kitap olunca bende büyük bir heyecanla sadece bu konferans için günübirlik gittim İstanbul'a. (dinlemek üzere) Birinci oturum sonunda soru cevap bölümünde söz alıp fikirlerimi söyledim. Biraz uzun konuştuğum için eleştirilmiş olsam bile oturum başkanı tarafından e-kitap üzerine 4 yıl araştırıp yükseklisans tezi hazırlayınca dinleyici de olsam o kadarcık konuşmaya hakkım olduğunu düşünüyorum. Bunu orda da söyledim :))
Konferansın fikir alışverişinde bulunmak, bölüm öğrencilerine ve sınırlı da olsa ilgili kişilere e-kitabı anlatmak için yararlı olduğuna inanıyorum. Ancak toplumda e-kitapla ilgili farkındalık yaratmak amacıyla yapıldıysa "hedef kitlenin sadece ilgili bölüm öğrencileri olması" bana göre konferansın eksikliğiydi. Yine de bunun bir başlangıç olacağını düşünüyorum.

Katılımcıların tümü e-kitap nedir, bu teknolojiyi sunanlarla kullanacaklar arasındaki ilişkileri düzenlemek için neler yapmalıyız ve şu an eksiklikler neler, Türkçe e-kitaplar, e-kitap okuyucular ve e-kitap hakkında toplumun bildikleri, kütüphanelerde e-kitap kullanımı, kütüphaneler için e-kitap içeriği sağlama yolları vb. konularda düşüncelerini ve uygulamalarını aktardılar bizlere.

Altkitap bu alanda ülkemizde ilk olma özelliğine sahip. E-kitapları hiçbir ticari amaç düşünmeden ve yazarların gönüllülük esasıyla okuyucuların hizmetine sunuyor. İlk yıllarda yazarlar altkitap sayesinde kitaplarının tanıtımının çok daha iyi yapıldığını, bir mekana bağlı olmadığından ülkenin her bölgesinden çok sayıda okuyucuya ulaşabildiklerini ve hatta e-kitabın basılı kitap satışlarını olumlu yönde etkilemiş olduğunu söylemişlerdi.

Kitaplarla ve kütüphanemizle kurduğumuz duygusal bağı, e-kitaplarla kurmamızın mümkün olmadığını ya da olamayacağını düşünenlere benim cevabım; sayfaları değerli kılan kitabın içeriğidir. Kitaplarla kurduğumuz duygusal bağ, kitabın bizi nasıl etkilediğiyle ilişkilidir, bize arkadaş olan romanın veya hikayenin kahramanıdır. E-kitapla tüm o arkadaşlarınızı yanınızdan ayırmadan ve bir mekana bağlı kalmadan dilediğiniz an birlikte olabilirsiniz. Her an zaman kaybetmeden biriyle sohbetinizi bırakıp diğeriyle tartışmaya geçebilirsiniz.

Yayıncı ve yazarlarımızın bir bölümü tüm yatırımlarını basılı kitap üzerine yapmış oldukları için geçtiğimiz yıllarda e-kitabın dünyadaki yükselişini birazda alaycı bakışlarla (ilk zamanlar tüm dünyada olduğu gibi) da olsa takip etmişler, ancak e-kitapların bu yükselişinin -özellikle yayıncılar için bir tehdit unsuru olabileceği düşüncesiyle- ülkemizdeki yansımalarının fazla ilgi çekmeyeceğini varsaymışlardı. Fakat bu yıl gördüm ki, başta Frankfurt Kitap Fuarı olmak üzere yurtdışındaki e-kitapla ilgili gelişmeleri merakla ve oldukça yakından takip etmeye başlamışlar. Bu gerçekten yayıncılık sektörü için önemli bir gelişme olacaktır. O alaycı bakışların yerini yeni fikirler almaya başladıkça e-kitap teknolojisi ülkemizde de kullanılabilir olacaktır.

Bu teknolojinin gelişmesinde ve toplum tarafından bilinmesinde en önemli rol sektörel anlamda yayıncıların. Yayıncılar eski alışkanlıklarından vazgeçmeye başlamalı, çünkü türkçe e-kitap içeriği arttıkça öncelikle yazarlar bu teknolojiye sıcak bakmaya başlayacak ve okuyucularda e-kitapların kullanımda sağladığı yararların farkına varacaklardır. Ancak gerekli teknolojik yatırımları yapmadan önce onların da kaygılarının giderilmesi için telif haklarıyla ilgili yasal düzenlemelerin hızla gerçekleştirilmesi gerekir. Bu noktada da yazarlara ve yayıncılara önemli roller düşmekte. Bürokratik mekanizmayı çalıştırmak ve hızlandırmak yine onların elinde.

Üzerinde durulması gereken bir konu e-kitapla ilglii dünyadaki gelişmelerde takip edildiğinde görülebileceği gibi yayıncılık sektöründe yeni bir taraf doğmuştur. Yayıncı ve yazar dışında e-kitap içeriğini sağlayan e-kitap dağıtıcılar...Ülkemizde aslında bu işi İdefix tam anlamıyla olmasa da kendi çabalarıyla üstlenmiş durumda. Yayıncılar ve yazarlarla anlaşarak e-kitap içeriği dağıtımını gerçekleştiriyor İdefix. Yeni gelişen bir sektörde ilk olmak kolay değil, mutlaka eksiklikleri olacaktır. Ancak bana göre köstek olmak yerine destek olmak hatta yenilikler yaratarak rakip olmak eminim hem İdefix için hem de bu teknolojinin daha hızlı gelişmesi için olumlu katkı sağlayacaktır. Böyle bir rekabet oluştuğu zaman teknolojiyi de toplumumuzun isteklerine göre şekillendirebilecek ve kullanabilecek düzeye çıkabileceğiz.

Konferansta, kütüphanelerde e-kitap kullanımıyla ilgili az da olsa örneklerin ve uygulamaların konuşulması, dinleyen kütüphanecilerde kendilerini geliştirmeleri ve bu anlamda birşeyler yapmaları gerektiği fikrini uyandırması bakımından olumlu bir katkı sağladı. Ancak bu teknolojinin kütüphanelerde kullanımından önce mutlaka kütüphanecilerin gerek e-kitap gerekse yeni teknolojiler konusunda gerekli mesleki eğitimlerinin tamamlanmış olması zorunluluğunu da hatırlatmak isterim. Aksi takdirde tıpkı şu anda yayıncı ve yazarların telif hakkıyla ilgili tartıştığı sorunlar gibi kütüphanelerde de e-kitap kullanımıyla kullanıcı-kütüphane arasında sorunlar yaşanabilir. Yeni nesillerin e-kitapla tanışması, bu teknolojinin doğru kullanılması ve okuma bilincinin arttırılması için özellikle kütüphaneler ve kütüphanecilere önemli roller düşüyor.

Toplum olarak az okuyan hatta okumayan okuduğumuz zamanda telif haklarını hiçe sayarak korsan kitaplara rağbet eden bir toplumuz. Teknolojiyle herkes bir şekilde haşır neşir..
Gazete ve dergi okumak, oyun oynamak ve çoğu zamanda sosyalleşmek için bilgisayarları ve interneti kullanıyoruz. Kitap okumak için neden bunu yapmıyoruz? Herkesin elinde son teknoloji cep telefonları ve taşınabilir tablet pcler var. Teknolojiyi kullanarak okumayı cazip hale getirebiliriz ve DRM (Digital Right Management-Dijital Hak Yönetimi) sistemlerini kullanarak korsanla mücadeleyi de başarabiliriz.

Son söz olarak şu anda ülkemizde e-kitapla ilgili mevcut sorunları gidermek ve olası sorunlara çözümler bulabilmek için en uygun zamandayız. Hem yayıncılık sektörü hem de okuyucular arasında e-kitap fısıltılar halinde sesini yükseltmeye başlıyor. Bu durumu fırsata çevirebilirsek belki de gelecekte "biz zaten okumayan bir toplumuz" söylemini değiştirebiliriz.

Konferansın düzenlenmesinde emeği geçen ve katılımlarıyla e-kitap sektörünün ülkemizdeki son durumuyla ilgili fikir edinmemi sağlayan konuşmacılara teşekkür ediyorum.

Hiç yorum yok:






















Abone





Hayran





Takipçi





Yazı





Yorum